15 Mayıs 2014 Perşembe

Eurovision 2014'e LGBT damgası !

Geçen sene olduğu gibi bu sene de Türkiye eurovision'a katılmadı.Sebebi ise 4 senedir devam eden Eurovision puanlama sistemi.Kurucu ülkeler İngiltere,Almanya,Fransa,İtalya ve İspanya yarı finalde yarışmadan doğrudan finale çıkıyorlar.Benimde beğenmediğim bir sistem ama katılmama sebebimiz bence sadece bu değil.Türkiye'yi Avrupalılaştırmaktan kaçınılıyor gibi geliyor.Her neyse zaten benim gibi eurovisionseverler yarışmayı farklı ülkelerin kanallarından ya da internetten izledi.Eurovision'a katılmadığımız gibi yarışmayı TRT yayınlamadı bile.
Gelelim Eurovision 2014'te neler olduğuna.Yarışma geçen sene Danimarka'nın 1. olması sebebiyle Kopenhag'da gerçekleşti ve 2011 Norveç 2013 İsveçte olduğu gibi 2014'te de Danimarka bize İskandinav ülkelerinin muhteşem hayat tarzlarını,yarışmanın arasına koydukları küçük postcardlarla gösterdi.Bu sene şarkılar açıklandığında favori olarak gösterilen bir çok ülke vardı.İsrail,Ermenistan,İsveç ve Hollanda.Birinci olan Avusturya bahis sitelerinde bile adı geçmiyordu.Transeksüel yarışmacı Conchita Wurst sakallarından dolayı bir kaç sitede alay konusu olması dışında çok fazla gündemde değildi.

Eurovision yıllar boyunca LGBT'nin (Lezbiyen Gay Bisexüel Transeksuel) yoğun ilgi gösterdiği yarışma olmuştur.







Hatta İsrail 1988'de Transexuel yarışmacı Dana İnternational'u göndererek 1. olmuştur.
Avusturya bu sene adayı Conchita Wurst'u açıkladıktan sonra Rusya,Ermenistan ve Beyaz Rusya'dan büyük tepki görmüş ve dışlanmıştır.Bu dışlama ve hakaret içerikli söylemlerin fazlalaşmasıyla Avusturya bahis sitelerinde ilk 5'e girmeye başladı. LGBT Conchita'nın bu dışlanmasına tepkisiz kalmadı.
Gelelim yarışmanın sonucuna.Avusturya temsilcisi Conchita Wurst 290 puanla birinci olurken,Hollanda ikinci,İsveç üçüncü,iddialı olan Ermenistan açıklamalarından dolayı dördüncülükle,Rusya ise yedincilikle yarışmayı bitirdi.Gardaş ülke Azerbaycan yolladığı çok basit ve ağır tembolu şarkısıyla 22.likle bitirdi.
Yıl olmuş 2014,insanlar hala tercihlerinden dolayı tepki görüyor.Bu yüzden Avusturya'yı başından beri destekliyordum.Belki benim gibi düşünen birçok insan Avusturya'ya oy gönderdi tabiiki büyük pay LGBT'nin.LGBT bir kez daha Eurovision'a olan damgasını vurdu.

Tebrikler Concihta !! =)

Bu Yaz İstanbul Caz’a Gelecek!

İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın en genç festivali olan İstanbul Caz Festivali, 1994 yılından bu yana düzenleniyor. Her yıl temmuz ayının ilk yarısında İstanbul’un değişik konser ve etkinlik mekânlarında gerçekleştirilen İstanbul Caz Festivali, programında caz müziğinin yanı sıra pop, rock ve dünya müziği gibi farklı tarzlara da yer veriyor. Festival, 2013 yılında 20. yılını kutlamıştır. Cazı, güncel müzik türleri arasında, sanatsal yaratının ulaştığı en üst noktalardan biri olarak gören İKSV, yeniliklere açık, kapsayıcı ve erişilebilir yönleriyle bu müziği temel yapı taşı olarak seçerek başlattığı bu festivalle, sadece müzikseverler ile sanatçıları buluşturma amacıyla sınırlı kalmayan, Türkiyeli sanatçıların çalışmalarını ve yeni üretimlerini destekleyen ve bu alanda yeni nesilleri teşvik eden geniş çerçeveli bir etkinliğe imza atıyor.
İstanbul Caz Festivali, klasik ve modern cazın yanı sıra Latin caz ve kuzey cazı gibi farklı türlere ve elektronik müzik ile cazın birleştiği değişik çalışmalara programında yer veriyor. Festival kendisini sadece caz müziği ile sınırlamayıp rock, pop, blues, reggae, funk, dünya müziği gibi farklı türleri de kucaklıyor. Sunduğu çeşitlilikle izleyicilere yeni keşif olanakları sağlayan İstanbul Caz Festivali, mekân seçimlerindeki cesur yaklaşımıyla da müziği klasik konser alanlarının dışına, İstanbul’un tarihi mekânlarına, cadde ve sokaklarına, tramvaylarına ve vapurlarına taşıyor; kente yeni etkinlik alanları kazandırarak geniş kitlelere hitap etmeyi amaçlıyor. İstanbul’un uluslararası konser haritasında önemli bir yer edinmesini sağlayan festival, ülkemizde son yıllarda giderek gelişen müzik sektörü ve benzeri festivaller açısından da önemli bir örnek oluşturuyor.
İstanbul Caz Festivali’nin önemli hedeflerinden biri de, Türkiye’de caz müzik üretimini teşvik etmek ve yurtdışındaki tanıtımına katkıda bulunmak. Bu kapsamda “Avrupa Caz Kulübü” ve “Ustalarla Buluşmalar” gibi özel serilerde Türkiye’den ve yurtdışından müzisyenleri bir araya getiren festival, 2003 yılından bu yana düzenlediği “Genç Caz” konserler serisiyle de amatör caz müzisyenlerine yeni bir platform ve uluslararası bir caz festivalinde yer alma imkânı sağlıyor.
Cemil Topuzlu Açık Hava Sahnesi’nin yanı sıra Aya İrini Müzesi, İstanbul Arkeoloji Müzeleri, Esma Sultan Yalısı gibi İstanbul’un farklı tarihi mekânlarında ve kentin dört bir yanındaki açık alanlarda gerçekleştirdiği 30’u aşkın konserle festival her yıl yaklaşık 50.000 izleyiciye ulaşıyor. İstanbul Caz Festivali, 2002 yılından bu yana Yaşam Boyu Başarı Ödülü sunuyor. Avrupa’nın önde gelen caz festivalleri arasında yer alan İstanbul Caz Festivali, Uluslararası Caz Festivalleri Birliği IJFO’nun ilk üyelerinden.
Bugüne kadar caz festivalinde yer alan isimlerden bazıları:

EFSANEVİ CAZ MÜZİSYENLERİ ALDI MEOLA BOBBY MCFERRIN JAN GARBAREK CHICK COREA HERBIE HANCOCK KE ITH JARRETT MARCUS MILLER DIANA KRALL WYNTON MARSALIS ORNETTE COLEMAN TONY BENNETT NATALIE COLE ROCK VE FOLK MÜZİĞİN BÜYÜK İSİMLERİ
ERIC CLAPTON JOAN BAEZ LOU REED NICK CAVE STING TORI AMOS ELVIS COSTELLO NORAH JONES PAUL SIMON POPÜLER MÜZİĞİN ÖNEMLİ YILDIZLARI DEAD CAN DANCE MASSIVE ATTACK BJÖRK SUZANNE VEGA BRYAN FERRY GRACE JONES SEAL JAMIE CULLUM JOSS STONE
Uluslararası Caz Günü Thelonious Monk Caz Enstitüsü işbirliğiyle gelişen Uluslararası Caz Günü, UNESCO İyi Niyet Elçisi Herbie Hancock’un girişimiyle, cazın dünya çapında kültürlerarası diyalog ve anlayışı artırmakta oynadığı eşsiz rolü vurgulamak ve teşvik etmek amacıyla UNESCO üyesi ülkeler tarafından benimsendi. Her yıl 30 Nisan’da gerçekleştirilen Uluslararası Caz Günü, dünyanın dört bir yanından insanları caz müziğini kutlamak, bu müziğin kökenleri hakkında bilgilendirmek ve farklılıkları aşan bir iletişim biçimi olarak sahip olduğu önemli rolü vurgulamak amacıyla bir araya getiriyor. 2013 yılında TC Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle İstanbul’da gerçekleştirilen Uluslararası Caz Günü’nün yerel ortaklığını İstanbul Caz Festivali üstlendi.
Uluslararası Caz Günü kapsamında 30 Nisan 2013 tarihinde Aya İrini Müzesi’nde bir gala konseri gerçekleştirildi. Müzik direktörlüğünü John Beasley’nin üstlendiği bu çok özel konserde başta dünyaca ünlü piyanist ve UNESCO İyi Niyet Elçisi Herbie Hancock olmak üzere Wayne Shorter, Diane Reeves, Marcus Miller, Al Jarreau, Joss Stone, Terri Lyne Carrington, Hugh Masekela ve dünyaca ünlü birçok müzisyen sahne aldı.




14 Mayıs 2014 Çarşamba

FİLM EKİMİ NEDİR?


Filmekimi, 2002 yılından başlayarak, IKSV tarafından her yıl gerçekleştirilen "Sonbahar Film Haftası" etkinliğidir. Etkinlik boyunca, izleyiciler tarafından merakla beklenen yeni ve ödüllü filmler gösterilmekte, ülkemizde gösterime de girecek olan bazı filmlerin gala gösterimleri bu etkinlik çerçevesince yapılmaktadır.Her yıl ekim ayında filmlerin galasını yaptıkları ve ödül verdikleri bir organizasyon olmakla birlikte emek sinemasının bünyesinde düzenlenmektedir. Genel olarak baktığımızda sosyal aktivite olarak yapılması gereken ve kaçırılmaması gereken bir organizasyon olduğunu düşünsem de hafta içi biletlerinin daha ucuz, hafta sonu ise daha pahalı olduğu bir gerçek var. Bence bu gerçekle öğrencilere haksızlık edilmiş durumda ki böyle bir festivalin genç nesle daha çok ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.Film ekiminden film yakalamak için çok hızlı hareket etmeniz gerekiyor çünkü lale kart üyelerine yapılan özel uygulama sebebiyle, film biletleri vizyona girmeden birkaç gün önce onlar için indirimli olarak satışa çıkıyor. Haliyle bize pek fazla şans kalmıyor. Bana göre festivalin anlamı herkesin ulaşabileceği bir etkinlik olması. Çok güzel filmlere ulaşabileceğiniz film ekiminin olumsuz yanlarından da bahsetmek zorunda hissettim kendimi, neticede benim ki sadece bir eleştiri...  Biraz bilgi verip fikirlerinizi aydınlatabildiysem ne mutlu bana. Şimdi daha önce yayınlanmış ve oldukça beğeni toplamış birkaç film önerisinde bulanacağım. Geçmiş filmleri satın alıp izleme şansınız var.



  • BİSİKLETLİ ÇOCUK / LE GAMIN AU VELO / Jean-Pierre Dardenne & Luc Dardenne
  • MELANKOLİA / MELANCHOLIA / Lars von Trier
  • ELENA / Andrey Zvyagintsen
  • SNOWTOWN / Justin Kurzel
  • ARTİST / THE ARTIST / Michel Hazanavicius
  • LA GUERRE EST DECLARÉE / Valérie Donzelli